Obezite ve Obezite Cerrahisi (Bariyatrik Cerrahi) Sonrası Gebelik
Obezite, vücut yağ kitlesinin normal kabul edilen düzeylerin üzerinde olması anlamına gelir. Obezite hem gebelik süresince hem de sonrasında fetusa, bebeğe ve anneye olan potansiyel olumsuz etkileri ve yaygınlığı nedeniyle çağımızın en önemli sağlık sorunlarından biridir.
Obezite, Beden Kitle İndeksi (BKİ, BKI= Ağırlık (kg)/ Boy(m)2 ) ölçütüyle tanımlanır;
BKİ değerinin 18,5-24,9 kg/m2 olması normal,
25-29,9 kg/m2 olması fazla kilolu,
>30 kg/m2 olması ise obez,
30-34,9 kg/m2 olması 1. morbid obez,
35-39,9 kg/m2 olması 2. morbid obez ve
≥40 kg/m2 olması ise 3.morbid obez olarak tanımlanmaktadır.
Obezite hipertansiyon, kas-iskelet sistemi bozuklukları, diyabet ve kanser gibi hastalıklarla ilişkilidir.
Gelişmiş ülkelerde gebe popülasyonunda obezite oranları %30-35’lere çıkmaktadır. Obez kadınlar gebe kalabilir, obezite gebeliklerin %28’inde istenmeyen durumlara neden olmaktadır. Hipertansif bozukluklar (preeklampsi, eklampsi), diyabet, gestasyonel diyabet, tromboemboli, respiratuvar ve kardiyovasküler hastalıklar, düşük (spontan abortus), fetal kayıp ve erken doğum riskleri genel popülasyona kıyasla anlamlı olarak yüksektir.
Obez gebeliklerde fetusta yapısal anomali riski de BKİ’deki artışa bağlı olarak artmaktadır; morbid obez gebelerde spina bifida, hidrosefali, anorektal atrezi ve kalp anomalisi risklerinin arttığı bildirilmektedir. Maternal obezitede fetal makrozomi (iri bebek), sezaryen ile doğum, doğum travması, yenidoğanda sıvı elektrolit dengesizlikleri ve hipoglisemi oranları da artmaktadır. Obez anne çocukların da uzun vadede obezite ve metabolik sendrom gelişme risklerinin de arttığı bildirilmektedir.
Obez kadınların gebe kalmadan önce kilo vermeleri sağlanmaya çalışılmalıdır. Gebelik öncesi veya erken gebelik haftalarında diyabet, kronik hipertansiyon, kardiyak sorunlar ve obstrüktif uyku apne sendromunu gibi medikal rahatsızlıklar açısından değerlendirme yapılmalıdır. Gebelik süresince diyetisyen tarafından takip edilmeleri ve her gün en azından 30 dakika egzersiz yapmaları önerilmektedir. Fetal anomali taraması 11-14. ve 20-24. gebelik haftaları arasında yapılmalıdır, ancak unutulmamalıdır ki obezite nedeniyle fetal anomalilerin atlanma olasılığı da artmaktadır. Fetal gelişim ve iyilik hali yakından takip edilmelidir.
Obez kişilerin kilo vermesinde en etkili yöntem bariyatrik cerrahi (obezite cerrahisi) dir. Obezite cerrahisi uygulanan kadınların yaklaşık yarısı doğurganlık yaşındadır ve %30’u cerrahi sonrası gebe kalmayı planlamaktadır. Bilimsel çalışmalara göre birçok obez infertil anne adayının bariyatrik cerrahiden (obezite cerrahinden) sonra hormonal düzenlerinin kendiliğinden normale döndüğü, gebelik açısından çok doğal ortam oluştuğu daha kolay gebe kalınabildiği görülmüştür. Dolayısıyla bariyatrik cerrahi (obezite cerrahi) sonrası gebeliklerin sayısı hızla artmaktadır.
Bariyatrik (obezite ) cerrahi yöntemlerini 3 gruba ayırmak mümkündür:
1.besin emilimini engelleyici malabsorbtif yöntemler,
2. besin alımını kısıtlayıcı restriktif yöntemler (en sık) ve
3. her ikisinin birlikte olduğu kombine yöntemlerdir.
Günümüzde en fazla kullanılan yöntemler laparoskopik sleeve gastrektomi (tüp mide ameliyatı), laparoskopik ayarlanabilir gastrik band ve Roux en Y Gastrik Bypass’dır.
Obez kadınlarda gebelik öncesi bariyatrik cerrahi (obezite cerrahisi, tüp mide ameliyatı) uygulanması yararlı olmakla birlikte, bu gebeler riskli gebeler olarak değerlendirilmeli ve multidisipliner yaklaşımla takip edilmelidir. Uygulanan cerrahi prosedür tam olarak bilinmelidir. Tüp mide ya da diğer bariyatrik cerrahi sonrası 12-15 ay sonra gebe kalınması önerilmektedir, hatta bu süreçte korunulması önemle tavsiye edilir. Bariyatrik cerrahi sonrası sadece bebek açısından değil anne adayının sağlıklı takibi, kilo veriminin durmaması, psikolojik sürecinin sağlıklı işlemesi ve ameliyat sonrası dönemin iyi geçirilmesi açısından da önemlidir. Tüp mide veya obezite cerrahi ameliyatı geçiren hastaların gebelik planlanmadan önce 1.yılın sonunda kandaki mineral ve vitamin değerlerinin kontrolünün yapılarak gebelik planlamaları kendileri ve bebekleri açısından daha sağlıklı olacaktır.
Gebelik süresince yeterli beslenme, vitamin ve mineral desteği yapılmalıdır. Gebelikte uygun kilo alımı sağlanmaya çalışılmalıdır. Gestasyonel diyabet taraması ya da erken gebelik haftalarında açlık kan şekerine bakılması ve belirli aralıklarla şeker profili çıkarılması uygulanan cerrahi operasyona göre gebelere önerilir. Fetal gelişim ve iyilik halinin takibi ve fetal anatominin 11-14. ve 20-24. gebelik haftalarında detaylı ultrasonografi ile değerlendirilmesi önerilmektedir. Gebelik sırasında anormal abdominal ağrı ve/veya kusma şikayeti olanlar genel cerrah tarafından olası bariyatrik cerrahi (obezite cerrahisi) komplikasyonları açısından değerlendirilmelidir.
Obezite cerrahi (bariyatrik cerrahi) ameliyatı sonrasında vajinal doğum veya sezaryen doğum şeklinde gerçekleşecek doğumun anne adayı açısından ve geçirilen cerrahi operasyon açısından herhangi bir sakıncası yoktur. Kadın doğum uzmanı obstetrik endikasyonlara göre doğum şekline karar vermelidir. Tüp mide (sleeve gastrektomi) ya da diğer obezite cerrahi yöntemleri sonrası uygun gebeler vajinal doğum yapabilir.